İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | organic farming i. | organik çiftçilik | ||
Tom and Mary own a small organic farm. Tom ve Mary küçük bir organik çiftliğe sahip. More Sentences |
||||
Agriculture | ||||
Tarım | organic farming i. | organik tarım | ||
It is wrong that organic farming and extensive animal husbandry should be proposed as the solution. Çözüm olarak organik tarım ve ekstansif hayvancılığın önerilmesi yanlıştır. More Sentences |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Politics | ||
Siyasal | regulatory committee on organic farming i. | organik tarım düzenleyici komitesi |
Institutes | ||
Kurum/Kuruluş | department of good agriculture practices and organic farming i. | iyi tarım uygulamaları ve organik tarım daire başkanlığı |
Biology | ||
Biyoloji | organic farming regime i. | organik tarım rejimi |
Agriculture | ||
Tarım | organic farming scheme i. | organik tarımı destekleme planı |
Breeding | ||
Hayvancılık | organic dairy farming i. | organik süt sığırcılığı |
Hayvancılık | organic fish farming i. | organik balık yetiştiriciliği |
Hayvancılık | organic livestock farming i. | organik hayvancılık |